Patron kim ? “Online Müzayedeler”

Kötü resimler , rüküş dekoratifler , çirkinler , piyasa işleri , üç beş gerçek pentürle beraber internet çöplüğünün çöp müzayedelerinde alıcı bekliyor.

Kültürel yozluğun tavan yaptığı 23 Türkiye’sinde neyin denetimi var ki , sanatın olsun.
Sadece bu tutarsızlık bile , yeni bir alıcı / koleksiyoner profilinin oluşmasına engel.
Taklitcilik tavan ; kurtlar sofrasında , “kanımca ; eser şuna aittir ” sertifikaları uçuşuyor.
Avrupa’da restoratör ve eksperler kurulunda tartışılan sahtelerde bile yanılma payı çok yüksekken , tek adama alışmış memlekette kim neyi sorgulayacak?
Sahtecilikte tutunulacak kanıtlar, arşiv geçmislerinde gizlidir.Bu çalışma satışa nereden geldi ? Hangi koleksiyonerden ? Bunu alan nereden hangi yılda aldı?Orjinaliteye ait geçmiş belge var mı ? Bunlar işin bir boyutu ve sanat yaşamında öne çıkan sanatçılar için geçerli.Ne yazık ki bu durumda günümüz sanatcılarının da kabahati büyük.Çok üretmelisin ki çok görünesin mantığında , sosyal medyada hergün paylaşım yapan çaresizlikten bir farkı yok.Bu sanatçılar , kendilerini tekrar etmekten yorulmuyor , biz izlemekten yoruluyoruz.Aynı suretlerin farklı renkleri , aynı içeriklerin enine boyuna düzenlenmeleri , dijital baskı üzeri manasız renk serpiştirmeleri…Hele sanattan bihaber bir kitlenin ortam belirlemeye odaklı piyasada cilalamaya çalıştıkları “ressamlara” ne demeli.Fırcalarına kuvvet! Ya çıkarsa…
Neyse ki bu durumda, dünyada benzerlikler taşıyan ülkeler de var.Ama onların en azından, sağlam eleştirmenler elinde tokatlanmayı göze alma yürekleri var.
Peki ne yapmalı ? Klasik bir yanıt ile , işin eğitimde başladığından bahsedebiliriz.
Satışları , Galericilikten Müzayedeciliğe çevirenlerin kişisel sorumluluklarını geliştirmeleri önemli.

Evet ticaret , bir “yalan”söyleyerek satış yapma durumu olabilir.Çürük olanı süslersin , elinde birikmiş stoğu översin vs .
Amma velakin…sanatı bir portakal piyasasına çevirmek , gün gelir tüm bu satıcıların başını ağrıtır..

soner göksay / mindonart / 2023